Aralık 14, 2010

Aralık 10, 2010

Edebi yazılar yazmak istedim çokca..Denedimde.Beceremedim kendimce.Kafiyeden de nefret ederim aslında,tamamen tesadüf.

Herkes ne kadar sıkıntılı çevremde. Bunların benim yansımalarım olduğunu biliyorum.Nerden biliyorum? "Tanrılar Okulu"ndan. Şu sıralar okuduğum bir kitap.

Kitapta dreamer'dan bahseder.Burda nasıl açıklarım bilemiyorum.Kitap kişisinin düşüne giren hem gerçek hem düş bir karakter.Gerçeği gösteren,hayatını düzenleme fırsatları veren bir olgu mu desem? Herkesin hayatında bir dreamer var aslında.Benim dreamer'ım kim acaba? Aslında bir kişi var aklımda ama tamamen ona odaklanmak istemiyorum.

Kitap, çevrende hoşuna giden gitmeyen ne varsa bunların kişinin yansıması olduğunu anlatır.Örnekse, bir bankaya gidiyorsun kredi başvurusuna,vermezler mi acaba?,ters biriyle mi karşılaşıcam? gibi sorularla gidersen bunlarla karşılaşacağını anlatır kitap.





Başta da bahsettiğim gibi, okadar çok olumsuz,umutsuz insanlarla çevriliyim ki..Tüm bunların benden kaynaklandığını düşünmeye başladım.Kitapla birlikte.

Belirtmek istediğim son anektod, Sertap Erener ve Demir Demirkan Tanrılar Okulu kurmaya karar vermişler.

P.S. / Henüz kitabın başlarındayım.Bitince yazarım.

Aralık 03, 2010

hıhı..

Her soğuk algınlığı zamanı "ulan sigara ne zararlı bişey" derim.Azaltırımda.Hastalık biter bitmez eski halime dönerim.Tutarsızım evet.Düşünün,sabah kalkmışsınız boğaz inmiş yutkunamıyorsunuz.Kahvaltı adına 3-5 bişey atıştırılır ve sigara zamanıdır.Çekersiniz içinize ve acı..Israrlıyım.


Babasına düşkün,bir o kadarda anlaşamayan bir kız çocuğuyum.Küçükken babama tapınırdım.Evimizde şu sıralar bulunan yeğenim Yaman,babası işten döndüğünde ona bir sarılıyor ki,o bakışları.Bu çocuk nasıl 2 yaşında ya dersiniz.Bende küçüklüğümü hatırlarım.Yaman büyüyünce bu kadar tapınmayacaksın.Seveceksin ama anlayaşamayacaksın.


Özlediğim çok şey var.


Sanırım yemekten anlıyorum.Becerinin sınırlarını zorladım.Paskalya çöreğinden,patates salatasına,ilginç soslu makarnalardan,tavuklu salataya kadar.Hepsinin şahaneliğinin farkındayım.


Nasa'nın yaptığı uzayda hayat var açıklamasına büyük beklentiyle yaklaştım.Bakteri sonucuda ilginçti.Şaşırdım.En güzel açıklamayı az önce Öteki Gündem programındaki bir profesör yaptı.
"İnsanlar Nasa'dan şunu beklediler; küçük yeşil adamları çıkarıp işte budur denilecek sandılar" dedi. Evet doğru,insanlar bunu bekledi.Tartışma sürmekte.


Eskiden haftasonlarının bir anlamı vardı.Artık yok,benim için.